16 Mayıs 2010 sabahı uyandığımızda limanına doğru yanaşmakta olduğumuzu görüyoruz. Güzel bir kahvaltının ardından
Marsilya’yı gezmek üzere önce resepsiyona uğrayarak gemi gazetesi almak
istiyorum. Ancak resepsiyondaki duyuru panolarından ve yapılan anonslardan başka
bir limanda olduğumuzu anlıyorum. Gemi gece şiddetli bir fırtına sebebiyle Marsilya
yerine Fransa’nın Toulen limanına yanaşmış. Bu duruma şaşırıp kalıyoruz. Bizler
geminin rota değiştirmesine neden olan fırtınayı hiç mi hiç hissetmedik.
Meğerse gemimiz aynı zamanda yüzen bir kaleymiş.
Toulon Fransa’nın Akdeniz kıyısında Provance Alpes bölgesinde
Cote-D azur sahil şeridinde yer alan ufak bir şehir ve plajları ile ünlü.
Marsilya’nın 65 km doğusunda yer alan Toulon, Fransız donanmasının önemli
üstlerinden biri.
Gemimizin yanaştığı liman şehrin biraz dışında. Şehre
ulaşım için feribotlar tercih ediliyormuş. Gemiden ilk kez öğleye doğru bir
limanda inan bizlerse karayolunu tercih ederek, biraz kaybolarak ve zorlanarak şehir
merkezine otobüsle inmeyi başarıyoruz. Şehir merkezinde gezinirken pazarının
kurulduğu bir sokağa denk geliyoruz. Sokak devasa çınar ağaçlarıyla adeta üstü
kapanmış bir kapalı çarşı havasında.
Toulon Pazarındayız... |
Uzaktan gelen bir müzik sesine doğru yürüyorum. Bizde
pazarlarda çığırtkanlık yaparak satıcılar tezgahlarına müşteri çekmeye
çalışırken, burada bir çiçekçi müşterilerin dikkatini çekebilmek için akordeon
çalıyor J J Pazarda rengarenk
çiçekler, canlı çiçek panoları dahil olmak üzere, meyve-sebze, yerel lezzetler
ve mezeler dışında pek çok şeyin satıldığı pazardan gözlük, anahtarlık, çanta
gibi ufak tefek şeyleri pazarlıkla alıyoruz.
Toulon Pazarındayız... |
Toulon Pazarındayız... |
Daha sonra kıyıdaki askeri anıta doğru giderek limanı,
manzarayı, ilginç camdan bir kule mi vinç mi karar veremediğin bir yapıyı ve
uzaktan gözüken gemimizi izliyoruz.
Toulon Limanındayız |
Toulon Limanındayız |
Şehrin deniz kıyısında kafeteryaların bulunduğu sahil
bölümünde bir heykelin yanında turistlere 45 dakikalık şehir gezisi yaptırmak
için tasarlanmış turist trenine (Petit Train) kişi başı 6 Euro ödeyerek biniyoruz.
Gezi sırasında iki durakta inip bölgeyi gezmek mümkün. Bu arada kulaklıkla
İngilizce rehberlik hizmeti de veriliyor.
Toulon’da Küçük Tren |
Tren önce bizi şehrin ünlü Opera Binası önüne ve
Özgürlük Meydanına götürüyor. Oradaki molamızda şehrin tarihi bölgelerini
geziyoruz.
Toulon Tiyatro Binası |
Özgürlik Meydanı |
İkinci molamızı ise şehrin plaj bölgesinde veriyoruz.
Hava çok çok güzel ve mas mavi deniz altın sarısı kumlarla buluşuyor. Plajın
bitişinde palmiye ve çam ağaçlarının yer aldığı çok güzel bir park var.
İnsanlar bir yandan bisikletleri ile deniz kıyısında geziniyor, bir kısmı da
köpeğini parkta gezdiriyor. Pek çok insan Mayıs ayında denize girmeye başlamış
bile.
Cote d’azur sahilleri |
Bu durumun hafta sonu ve pazar günü olmasından
kaynaklandığını düşünüyorum ancak unuttum şey buranın dünya jet sosyetesinin
bir numaralı mekânı olan ünlü Cote d’azur (Mavi Sahil) sahillerinde Mourillon
plajı olduğu J J Sıcak havaya
dayanamıyorum içim gidiyor, elimde olsa serin sulara atlayacağım. Ama sadece
kıyıda yürümekle yetiniyorum…
Cote d’azur sahilleri |
Cote d’azur sahilleri |
Tren gezimizin bitiş noktası ise gemimizin bulunduğu
büyük liman. Akşam üstü 17:15’de gemimize dönerek saat 18:00’de Barselona’ya hareket
etmek üzere Toulon limanından ayrılıyoruz.
20.02.2017
Özlem ŞENOL
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder